Ne çok soruyor değil mi sosyal medya bunu bize? Bu soruyu düşünmeyeli uzun zaman olduysa veya her gün düşünüyorsan yeniden “hala” yaşıyorsun işte. Nasıl hissettiğinin senin için bir önemi var mı? Ya da nasıl hissetmek istediğini sen seçebiliyor musun? Yaşanılan iyi veya kötü şeyler neden hep senin başına geliyor diye de düşünüyorsundur belki. Çünkü biz zannederiz ki herkes “iyi” yaşamak zorunda. Zorlukla veya kötülükle karşılaştığında ondan nasıl bir ders alması gerektiğini görmek istemeden iyi olma arzusuna yöneliriz. Savunma mekanizması o kadar hazırdır ki, beynin hemen önyargılarını çıkarır ortaya…

“Hayır, kötü hissedemem. İyi olmalıyım.”

Oysa ki kötünün de zorluğun da üzüntünün de aklına gelen tüm olumsuz duyguların da “herkes” tarafından yaşandığını bilirsek, anlamaya çalışırsak ve bunu kabullenirsek her şey daha kolay olabilir…

Kendini iyi hissetmediğin zamanlarda; kötü hissetmenin sende, bedeninde, ruhunda bıraktığı etkiyi gözlemleyebiliyor musun? Bak bakalım gözlerin mi düşüyor, yüzün gülümsüyor mu, omuzların mı düşmüş, miden boş olmasına rağmen yemek yemek istemiyor mu canın, tebessüm bile edemiyor mu yüz kasların, seni ayakta tutan omurgan daha da mı aşağıya gitmek istiyor? Hangileri bedeninde oluşanlar, olanlar veya olmayanlar?

Kendini sadece “nasıl” hissettiğinin tek başına bir anlamı ve çözümü yok. “Neden”ini ve zihninde bıraktığı, bedeninde oluşturduklarını önce gözlemlemen gerek.

Aç en sevdiğin müziği, dans etmeye başla. Belki çılgınca geliyor kulağa. Neden öyle olsun ki ?

İyi hissetmene sebep olacak neler var senin hayatında?

Mesela en sevdiğin yemeği pişirerek ödüllendir kendini, ya da en sevdiğin yere giderek ruhunu doyur. İnsan, ruhunu doyurmaz ise yeme eğilimi gösterebilir. Eğer bunu yeni duyduysan artık dikkat etmeye çalışabilirsin. Üzgünken yemek yemeyi seçmek yerine, duygunun nedenini bulmayı seçebilirsin.

İşte o zaman ruhun, zihnin rahat olur ve bu da bedenine iyi bakmana yardımcı olur.

Biz zaten İYİ HİSSETmek istemiyor muyuz ?

Kendini tanı, güven, başaracağız çünkü harika gidiyorsun… hayatta her olumsuzun sana göstermek istediği bir gerçekliği, dersi var. Aç kulağını ve dinle….

Her yazıya bir söz;

“Kalbiniz gecelerin ve gündüzlerin sırrını sessizce bilir. Ancak kulaklarınız, kalbinizin bilgisini işitmek için deli olur.” Halil Cibran

Yoga Eğitmeni Güneş Aras